TÜRKLERDE TOPLUM YAPISI
A-İLK TÜRK DEVLETLERİNDE TOPLUM
1. İslamiyet öncesi Türk devletlerinin yaşadıkları
coğrafyalarda karasal iklim hüküm sürdüğü için burada yaşayan insanlar
hayvancılıkla geçimlerini sağlamışlardır.
2. Temel geçim kaynakları hayvancılık
olan İlk Türk devletleri hayvanlarını beslemek içini Konar göçer bir
yaşam tarzı sürmüşlerdir.
3. Konar göçer yaşam süren İslamiyet öncesi Türk Devletlerinde
sınıflaşma ve kölelik bulunmamaktadır.
4. İlk Türk devletlerinde toplumun temel yapı taşı olan
aileye "Oğuş" adı verilmiştir.
5. İlk Türk devletlerinde ailelerin bir araya gelmesiyle
oluşan Aileler Birliğine "Uruğ" adı verilmiştir.
6. İlk Türk devletlerinde grupların bir araya gelmesiyle
oluşan kabile-aşiretlere "Boy" adı verilmiştir.
7. İlk Türk devletlerinde aşiretlerin bir araya
gelmesiyle meydana gelen millete "Budun" adı verilmiştir.
8. İslamiyet öncesi Türklerde devlete "İL" adı
verilmiştir.
9. İslamiyet öncesi Türk toplumu gökyüzünde bir tanrının
olduğuna inanılan Göktanrı inancına yönelmişlerdir.
10. İslamiyet öncesi Türklerde ölen kişi eğer iyi
biriyse Uçmağ'a yani cennete gittiğine Eğer ki kötü biriyse Tamu'ya yani
Cehenneme gittiğine İnanılırdı.
11. İslamiyet öncesi Türk Devletlerinde yapılan cenaze
törenlerine Yuğ adı verilmiştir.
B-OSMANLI DEVLETİ'NDE TOPLUM
1. Anadolu Selçuklu Devleti'nde Usta Çırak ilişkisi ile
işini hakkıyla yapan ustalar yetiştiren esnaf dayanışma teşkilatına "Ahilik"
adı verilmiştir.
2. Anadolu Selçuklu Devleti'nde esnafları ve üretilen
malları denetleyen kuruma "Ahi Teşkilatı" adı verilmiştir
3. İlk Türk devletlerinde olduğu gibi Türk İslam
devletlerinde de toplum Aterkil (Peterşahi) aile yapısına sahiptir.
4. Osmanlı Devleti'nde toplum Yönetenler ve Yönetilenler
olmak üzere iki gruptan oluşmuştur.
5. Yönetenler grubu ile yönetilenler grubunu birbirinden
ayıran en önemli özellik yönetenler devletten maaş alır yönetenler ise Devlete
vergi öderdi.
6. Osmanlı Devleti'nde Dini, idari ve askeri alanlarda
görev ve yetkileri bulunan kesime "Yönetenler" adı verilmiştir.
7. Osmanlı Devleti'nde Yönetenler sınıfı "Seyfiye,
İlmiye ve Kalemiye" olmak üzere üç gruba ayrılırdı.
8. Osmanlı Devleti'nde idari ve askeri işlerle meşgul olan
devlet görevlilerinin bulunduğu sınıfa "Seyfiye" adı
verilmiştir.
9. Osmanlı Devleti'ndeki Seyfiye sınıfının en önemli
temsilcileri "Sadrazam, vezirler, Yeniçeri Ağası, Kaptanı Derya,
Beylerbeyi Sancak beyi, Subaşı ve Tımarlı sipahiler" gösterilebilir.
10. Osmanlı Devleti'nde din eğitim ve hukuk işleri ile
ilgilenen devlet görevlilerinin bulunduğu sınıfa İlmiye (Ulema) adı
verilmiştir.
11. Osmanlı Devleti'ndeki ilmiye sınıfının en önemli
temsilcileri "Kazasker, Şeyhülislam, Kadı, Müderris ve Müftü"
gösterilebilir.
12. Osmanlı Devleti'nde ilmiye sınıfının en tepesinde
Şeyhülislam bulunurdu.
13. Osmanlı Devleti'nde devlet hazinesi ile ilgili
kayıtları tutan ve yeni fethedilen yerleri Tahrir defterlerine kaydeden devlet
görevlilerinin bulunduğu sınıfa "Kalemiye" adı verilmiştir.
14. Osmanlı Devleti'nde Kalemiye sınıfının en önemli
temsilcileri "Defterdar, Nişancı ve Reisülküttap" gösterilebilir.
15. Osmanlılarda devlete vergi ödeyen Köylü, Şehirli ve
Göçebe kesiminin oluşturduğu sınıfa Yönetilenler adı verilmiştir.
16. Osmanlılarda çiftçilikle geçimini sağlayan devletin
toprağını işleyerek devlete vergi ödeyen kesime "Köylüler" adı
verilmiştir.
17. Osmanlılarda Ticaret ve zanaatla uğraşan, devlete
vergi ödeyen kesime "Şehirliler" adı verilmiştir.
18. Osmanlılarda hayvancılıkla geçimini sağlayan, Konar
göçer bir yaşam süren ve hayvan başına devlete vergi ödeyen kesime
"Göçebeler" adı verilmiştir.
19. Osmanlı Devleti'nde birlik ve beraberliği sağlamak
için farklı inançtaki toplumların kendi inançlarını özgürce yaşamalarına imkan
sağlayan düşünceye Millet sistemi adı verilmiştir.
20. Millet sistemi İlk kez Fatih Sultan Mehmet döneminde
gözle görülür bir şekilde uygulanmıştır.
21. Osmanlı Devleti'nde zengin kişilerin kendilerine ait
malları veya gelirleri ömür boyu insanlığın hizmetine sunmasına Vakıf adı
verilir.
22. Osmanlı Devleti'ndeki Vakıf sisteminde vakfedilen
mala "Mevkuf", vakfın kuruluş belgesine "Vakfiye" ve vakfın
yönetim kuruluna "Mütevelli" adı verilmiştir.
23. Bir kişinin bir malı vakfedebilmesi için kişinin
özgür ve yetişkin olması ayrıca malın kendisine ait olması gerekmektedir.
24. Osmanlı Devleti'nde vakfedilen mallar; satılamaz
başka birine devredilemez veya miras bırakılamaz.
25. Anadolu Selçuklu Devleti'nde Ahi teşkilatı adıyla
varlık gösteren esnaf dayanışma teşkilatı, Osmanlı Devleti'nde Lonca teşkilatı
adıyla devam etmiştir.
26. Osmanlı Devleti'nde borç defterine Zimen Defterleri
adı verilmiştir.
27. Kadı tarafından tutulan ve "ailenin çocuk
sayısı, mirasçıların durumu ve evliliklerin" kaydedildiği defterlere
"Tereke Defterleri" adı verilmiştir.
28. Osmanlı Devleti'nde evlenen bir erkeğin nikah
esnasında şahitlerin huzurunda evleneceği kadına verdiği nikah bedeline
"Mehir" adı verilir.
29. Osmanlı devletinde halk için "Reaya"
tabiri kullanılmıştır.
30. II. Mahmut'tan itibaren Osmanlı halkı (reaya) için
"Tebaa" tabiri kullanılmaya başlanmıştır.
31. Cumhuriyet döneminde Türkiye halkı için
"Vatandaş" tabiri kullanılmaya başlanmıştır.
32. 1839 yılında ilan edilen Tanzimat Fermanı ile
Osmanlı topraklarında yaşayan farklı etnik ve dini gruplar eşit sayılmıştır.
33. II. Mahmut döneminde kıyafet alanında önemli
değişimler yaşanmıştır. Devlet memurları ve halk sarık yerine fes takmaya
başlamış, şalvar yerine pantolon giymeye başlamıştır.
34. Osmanlı Devletinde sosyal yardımlaşma amacıyla
Darülaceze, Hamidiye Etfal Hastanesi, Darüşşafaka, Darül Eytam ve Hilalı Ahmer
Cemiyeti kurulmuştur.
35. Etnik ve dini fark gözetmeksizin bakıma muhtaç yaşlı
ve engelli insanlara ve çocuklara hizmet vermek
amacıyla II.Abdülhamit zamanında 1895 yılında Darülaceze kurulmuştur.
36. Osmanlılardaki İlk çocuk hastanesi olan Hamiye Etfal
Hastanesi, II. Abdülhamid zamanında 1899 yılında kurulmuştur.
37. Maddi durumu iyi olmayan öğrencileri okutmak
amacıyla Sultan Abdülaziz döneminde Darüşşafaka (şevkat evi) kurulmuştur.
38. I.Dünya Savaşında yetim ve öksüz kalan çocukların
barınmasını sağlamak amacıyla Darüleytam adı verilen yurtlar kurulmuştur.
39. Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım yardım
etmek amacıyla Sultan Abdülaziz zamanında 1868 yılında Hilalıahmer Cemiyeti
kurulmuştur. 1947 yılında Türk Kızılayı adını almıştır.
C-CUMHURİYET DÖNEMİ TOPLUM
1. Cumhuriyet döneminde Türkiye halkı "Vatandaş"
olarak adlandırılmaya başlanmıştır.
2. Atatürk zamanında Toplumsal alanda; Tekke, zaviye ve
türbeler kapatılmış. Kılık kıyafet yasası çıkarılmış. Soyadı kanunu kabul
edilmiştir.
3. Atatürk zamanında kabul edilen Medeni Kanunla aile
içi ilişkiler Medeni Kanun ile düzenlenmiştir.
4. Atatürk zamanında kabul edilen Medeni Kanunla
toplumsal alanda kadın erkek eşitliği getirilmiştir.
KAYNAK:
muallimitarih.blogspot.com
İLK TÜRK DEVLETLERİNDE TOPLUM
İlk Türk devletlerinin yaşadıkları coğrafyalarda
karasal iklim hüküm sürdüğü için bu coğrafyalar insan
yaşamı açısından zor bölgelerdi. Temel geçim kaynakları hayvancılık
olan ilk Türk toplumları, bu zor coğrafya koşulları yüzünden konargöçer
hayat tarzını benimsemişlerdir.
Yaşam tarzı nedeniyle İlk Türk toplumlarında
sınıfsal bir tabakalaşma olmamıştır.
TÜRKLERDE TOPLUM YAPISI:
OĞUŞ (aile): İlk Türk
Devletlerinin temel yapı taşıdır,
Ailelerin bir araya gelmesiyle URUĞ (aileler
birliği) meydana gelir,
Uruğların bir araya gelmesiyle BOY (kabile-aşiret)
oluşur,
kabilelerin bir araya gelmesiyle BUDUN (millet,
halk) meydana gelir
daha sonra İL (devlet) meydana gelir.
İlk Türk toplumlarında aileye büyük önem verilmiş,
aile devletin temeli olarak kabul edilmiştir. Türklerde
erkek çocuk, “Ocağı tüttürecek kişi” olarak görülürdü.
Türklerde tek eşlilik esastı ve genellikle akraba dışında biriyle evlilik
tercih edilirdi
Türklerin yaşadığı coğrafya ve o
bölgenin özelliklerinden kaynaklanan ağır hayat şartları, Türklerin
inançlarının şekillenmesinde de etkili olmuştur.
Gökyüzünün hayatlarında belirleyici bir rol
oynadığını fark eden Türkler, Gök Tanrı inancına yönelmiş, bu inançta
gökyüzünde bir yaratıcının varlığından söz etmişlerdir.
Türkler Tanrı’yı eşi benzeri olmayan ve insanlara hükmeden yüce bir varlık olarak görmüşlerdir. Çünkü Türkler için
Tanrı, aynı zamanda siyasi iktidarın da meşruiyet kaynağıydı.
Ölen kişi iyi biriyse UÇMAĞ’a (cennet) gittiğine,
kötü biriyse TAMU’ya (cehennem)
gittiğine inanılırdı. Türklerde cenaze törenlerine yuğ denilirdi.
TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE TOPLUM
TOPLUMSAL YAPININ ÖZELLİKLERİ
İlk Türk İslam devletlerinde toplum İslamiyet’in etkisiyle yeniden şekillenmiş, bu dönemde şehir hayatı
yaygınlaşmış, giyim ve kuşamda pek değişiklik olmamıştır.
İslamiyet öncesi Türk toplumunda gündelik yaşamın
işleyişini töre belirlerken, İslamiyet’in etkisiyle töre kurallarının
yanında İslami kurallar etkili olmaya başlamıştır.
İlk Türk Devletlerinde olduğu gibi Türk İslam
devletlerinde de bir sosyal tabakalaşma görülmemiştir.
Türk İslam toplumunda, İslamiyet öncesi Türk
toplumlarında olduğu gibi PEDERŞAHİ (ataerkil) aile
yapısı görülmektedir.
Türkiye Selçukluları’nda bir kadın örgütlenmesi olarak
Bacıyan-ı Rum adı verilen teşkilat göze çarpar.
Kadınların üretimde ve sosyal yaşamda örgütlenmesini sağlayan bu teşkilatın kurucusu, Ahiliğin kurucusu Ahi
Evran’ın eşi Fatma Bacı’dır. DEVAMI….
Sizin Görüşünüz Bizim İçin Değerli!